Nafaka
1992’de iç savaş sırasında bir televizyon ekibiyle birlikte Saraybosna’ya gelen Amerikalı Janet, savaşın bütün acımasızlığına ve bu güzel şehrin yıkımına rağmen burada tanıştığı, ailesini savaşta kaybetmiş olan asker Kırmızı Göz’e aşık olup, Bosna’da kalmaya karar verir. Savaşın getirdiği tüm felaketlere ve olumsuzluklara karşın orada tanıdığı insanlar arasında kendini, dostluğu ve hayatı yeniden tanımaya başlar. Bosna’daki deyimle ‘Nafaka’sının, yani bir anlamda kaderinin ona çizdiği yoldadır.